SON DAKİKA… Polis memuru Şeyda Yılmaz’ı şehit etmişti: Suç makinesi Yunus Emre Geçti’ye ceza yağdı!

İstanbul Ümraniye'de 23 Eylül 2024 günü "motosiklet hırsızlığı" suçundan yakalanan şüpheli Yunus Emre Geçti'nin çıkan arbede sırasında silahla ateş etmesi sonucu polis memuru Şeyda Yılmaz, başından ağır yaralanmış, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirmişti. Türkiye'nin yasa boğulduğu olayda 26 farklı suç kaydı olduğu tespit edilen şüpheli Geçti, adli makamlarca tutuklanmıştı.

AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET VE 50 YIL HAPSİ İSTENMİŞTİ

Suç makinesi Yunus Emre Geçti hakkında hazırlanan iddianamede şüphelinin polis memuru Şeyda Yılmaz'ı şehit etmesi yönünden "Kadına karşı, kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle, bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi istenmişti. Olayda polis memuru Kürşat Hakkı Sarıtepe'nin ağır yaralamasının öldürmeye teşebbüs olduğu değerlendirilen iddianamede, "kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle, bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 20 yıla kadar, yine annesi Pınar Geçti'yi yönünden de aynı şekilde değerlendirilip "üstsoy birine karşı kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 20 yıla kadar hapsi talep edilmişti. Ayrıca şüphelinin olay yerindeki 2 polis memuruna mukavemet ettiğinden "zincirleme şekilde görevi yaptırmamak için direnme" suçundan 7 yıl 10 ay 15 gün ve "Ateşli Silahlar Ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkında Kanun'a muhalefet" suçundan 3 yıla kadar hapsi istenmişti.

POLİS KATİLİ HAKİM KARŞISINDA

Toplamda 5 ayrı suçtan ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 50 yıl 10 ay 15 güne kadar hapis talebiyle hakkında dava açılan tutuklu sanık Yunus Emre Geçti'nin yargılanmasına bugün devam edildi. İstanbul Anadolu 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Yunus Emre Geçti bulunduğu Erzincan Kapalı Cezaevi'nden SEGBİS sistemiyle bağlanırken şehit Şeyda Yılmaz'ın eşi müşteki polis memuru Semih Yılmaz, polis memuru K.H.S., sanığın annesi Pınar Geçti ve müşteki avukatları mahkeme salonunda hazır bulundu.

"BENİM KARIMI NEREDEN TANIYORSUN SEN"

Tutuklu sanık Yunus savunmasında olayı hatırlamadığını söyleyerek "Kesinlikle böyle bir şeye yeltenecek biri değilim. Şeyda ablayı çok yakından tanırım, çok sevdiğim biridir. Kürşat abiyi de tanırım. Karakolumuzda görev yaparlar" şeklinde konuşmaya başladı. O esnada ise Şeyda Yılmaz'ın eşi müşteki polis memuru Semih Yılmaz, sanığa tepki göstererek "Nereden tanıyorsun ya sen Şeyda'yı nereden" diye bağırdı. Mahkeme başkanının tarafları uyarmasıyla sanık savunmasına devam etti.

"BENİ YAKALAMAYA ÇALIŞANLARI HASIMLARIM SANDIM"

Savunmasının devamında sanık Geçti, "Olay günü karakoldan kaçmadım, beni zorla tuttular, sigara içirmediler. Bemim hasımlarımdan dolayı 6 ay önce 4 tane mermi yedim. Doktor raporlarımda hepsi vardır. Olay günü beni zorla duvara yapıştırdılar, tekme attılar. Silah yere düştü. Ben daha öncesinde hiç silah almadım elime. Polisler beni çok iyi tanır. Ben orda kesinlikle olayı hatırlamıyorum. Ben kalçamdan ve kolumdan vuruldum, annem de vurulmuş. Beni köpek arabasıyla adliyeye getirdiler. Bunları da göz önünde bulundurun. Ben Şeyda ablayı görmedim, bana silahla sıkıldı. Hasımlarım olduğunu düşündüm. Aileme de zulüm yaşatmışlar. Bunların hepsi olurken uyuşturucu maddenin etkisindeydim. Böyle bir şey olmasını kesinlikle istemezdim. Basın mensupları aileme baskı yapıyorlar. Ailemin can güvenliği yoktur" dedi.



Haber Kaynak : SABAH.COM.TR

"Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır."